Kalsiyum kemiklerin yapı taşıdır. D3 vitamini kalsiyumun kemiklere yerleşmesi için gerekir. K2 vitamini D3 vitamininin emilimini artırır. Albümin vücudun yapı taşı proteinlerden birisidir.
D3 ve K2 vitaminleri: Skolyozu hastaların hemen hemen tamamında düşük düzeydedir. Skolyoz muayenesi sırasında D3 vitamin düzeyini kontrol ediyoruz ve D3 vitamin düzeyini 30 bin değerinin üzerine çıkartmak için damla formunda ve K2 vitamini ile birlikte hazırlanmış preparatı kullanıyoruz. K2 vitamini D3 vitamininin emilimini artırıyor.
Albümin: Bu protein düzeyi skolyozlu hastalarda D3 vitamini kadar olmasa da özellikle vücut gelişimi yeterli düzeyde olmayan minyon tipli olgularda eksik oluyor. Özellikle ameliyat olacak hastalarda ameliyat öncesinde ölçülmeli ve eğer eksikse takviye yapılarak gerekli düzeye getirilmelidir. Ameliyat sonrası olası komplikasyonlardan biriside ameliyat bölgesinde oluşan enfeksiyonlardır. Albümün düzeyi düşük hastalarda ameliyattan sonra enfeksiyon riski daha yüksek oluyor. Bu nedenle albümün düzeyi ameliyat öncesi dönemde düşük ise destekleyici tedavi verilerek artırılmalıdır.
Kalsiyum: Kemiklerin yapı taşıdır. Kalsiyum eksikliği özellikle yaşlılık çağı skolyozlarında öne çıkar. Kalsiyum eksikliğinde osteoporoz gelişir ve kemiklerde çökme kırıkları olabilir. Bu çökmeler yaşlılık skolyozuna yol açar.
Adölesan idiyopatik skolyozun nedeni hakkında günümüze kadar çeşitli teoriler önerilmiştir. Ancak, D vitamini yetersizliğinin veya eksikliğinin skolyoz üzerindeki etkisi ile ilgili son yıllarda çalışmalar yapılmaktadır.
D vitamini eksikliği ve yetersizliğinin, AIS hastaları dahil ergenlerde yaygındır. Hong Kong'da yapılan bir dizi çalışma, bu hastaların % 30'unda osteopeni olduğunu göstermiştir. 25-hidroksivitamin D3 seviyesinin sağlıklı ergenlerde kemik mineral yoğunluğu (BMD) ile pozitif olarak ve AIS hastalarında Cobb açısı ile negatif korelasyon gösterdiği bulunmuştur;
Bu nedenle D vitamini eksikliğinin AIS patogenezinde rol oynadığına inanılmaktadır.
Ergenlerde yağda çözünen bir vitamin olan K2 vitamininin subklinik eksikliği de yaygındır; bu nedenle, D vitamini eksikliğinin yüksek prevalansının, yağ alımının azalması ile ilgili olması mümkündür. D vitamininin patogenezinde ve AIS'nin klinik yönetimindeki olası rolünü aydınlatmak için ileri çalışmalar yapılmaktadır.
D vitamini içeren besinler:
-
Süt, ayran, kefir, peynir ve yoğurt.
-
Tereyağı
-
Ton balığı
-
Somon.
-
Uskumru.
-
İstridye.
-
Karaciğer.
-
Yumurta sarısı
D vitamini ve K vitamini arasında nasıl bir ilişki vardır ?
K vitanimi D vitamininin emilimini sağlamaktadır. Bu nedenle son zamanlarda D titamini ilaç formunda verilirken K vitamini ilave edilmiş ilaçlar kullanılmaktadır.
K vitamini içeren besinler
-
Yeşil yapraklı sebzeler: Brokoli, brüksel lahanası marul, lahana, ıspanak...
-
Soya fasulyesi:
-
Sıvı yağlar: Yapılan araştırmalara göre bir yemek kaşığı kanola veya soya yağında 27 mg, zeytinyağı, ayçiçek yağı, susam yağı gibi diğer bitkisel yağlar da 2-4 mg K vitamini bulunur.
-
Turpgiller:
-
Çalı meyveleri: yaban mersini veya böğürtlen
-
Adaçayı
D ve K vitamini içeren ilaçlar.
İstanbul skolyoz okulu' nda hastalarımızı bir bütün olarak ele alırız; görme durumunun yanı sıra; dişler, ayak basma durumu düz tabanlık, bacak uzunluğu, omuz asimetrisi, pelvis (leğen kemiği) asimetrisi, kemik maturasyonu (kemiklerin büyüme potansiyeli) , D vitamini ve albümin düzeyleri, radyolojik ve skolyometrik ölçümler kayıt altına alınır. D vitamini 30 bin ve üzerindeolacak şekilde tedavi desteği verilir. Hastalarımızın takipleri bu parametreler üzerinden yapılarak ilerleyen dönemde kanıta dayalı bilimsel çalışmalar için arşivlenir.